Sözümüzü Örgütlüyoruz Kampanyası

15 Şubat 2003-30 Haziran 2003

 

KESK’in 2002 yılının Nisan ayında toplanan Genel Kurulunda cinsiyet eşitliği için mücadele etmenin KESK’in görevi olduğunun altı çizildi. Bu doğrultuda yapılması gerekenler şöyle sıralandı: 

  • Kadınların çalışma yaşamında ve bütün sosyal alanlarda sömürülmesine ve ezilmesine neden olan sisteme ve erkek egemen anlayışa karşı eşit ilişkiler üzerinden kurulan, yaşanabilir bir Türkiye ve dünya için yasal ve hukuksal düzenlemelerin yapılması, 
  • Kadınların eşitlik mücadelesinin önündeki engellerin kaldırılması ve kendi örgütsel süreçlerinde gerekli düzenlemeleri yaparak kadın temsilinin sağlanması, 
  • Diğer kadın örgütleri ile dayanışma içinde sosyal, siyasal ve ekonomik yaşamın yeniden kurulması için mücadele etmek.

Kongre sonrasında bunun için yapılan ilk işlerden birisi, Annelik Hakları Anketi düzenlemek oldu. 2002 yılının Temmuz ayında, hamilelik ve izin sürelerinde yaşadığı sorunları açığa çıkarmak, cinsiyet ayrımcılığın sonuçlarını gözler önüne sermek ve önerileri geliştirmek üzere, 5000 kamu emekçisi kadına Annelik Hakları Anketi uygulandı. 

Anket sonuçları, kamu emekçisi kadınların cinsiyet ayrımcı uygulamalarla karşılaştığını, özellikle hamilelik ve doğum izinleri ile kreş konusunda sorun yaşadıklarını gösterdi. Kreş sorununa dikkat çekmek için 13 Eylül 2002 tarihinde, KESK’liler işyerlerine çocuklarıyla gittiler. Sözümüzü Örgütlüyoruz Kampanyasının, ana gerekçelerinden birisini de ayrımcılık ile hamilelik ve doğum izinleri konusunda yaşanan sorunlar oluşturdu.

Kampanya Hedefleri:

  • Kamu işyerlerinde cinsiyete dayalı ayrımcılığa son verilmesi,
  • Annelik haklarının korunması ve geliştirilmesi. 
  • Kadın çalışanlarla sendikal örgütlenme arasındaki engelleri kaldırarak, sendikal mücadeleye kadınların aktif katılımını sağlamak, 
  • Evrensel normlar ve kamu emekçisi kadınların taleplerinin dikkate alınarak, gerekli yasal düzenlemelerin yapılması için baskı oluşturmak.

Kampanya Talepleri

– ILO’nun Anneliğin Korunması Sözleşmesine uygun yasal düzenleme yapılması; 

– Türkiye koşulları dikkate alınarak ücretli doğum izinlerinin toplam 24 haftaya çıkarılması, süt izni ve ebeveyn izinlerinin yeniden düzenlenmesi.

Kampanya Etkinlikleri: 

  • Kampanya taleplerini içeren afiş, bildiri vb. gibi yayınların işyerlerinde yaygın bir şekilde asılması ve dağıtılması,
  • Medya kurumlarının ziyaret edilerek çalışanların annelik haklarına ve Türkiye’nin yükümlülüklerine ilişkin duyarlılık yaratılması,
  • Bağımsız kadın örgütleri ve karma örgütlerdeki kadınlar ile kampanya taleplerinin paylaşılması,
  • Kitlesel basın açıklamaları yapılması,
  • Doğum izinlerinin artırılması için kamu işyerlerinde yetkili kişilere dilekçe verilmesi
  • ILO’nun Anneliğin Korunması Sözleşmesi sözleşmesinin imzalanması ve ve doğum izinlerinin artırılması ve kamudaki ayrımcılık uygulamalarının son bulması talebi ile kadın milletvekillerine faks gönderilmesi ve heyetler halinde kendilerini ziyaret ederek taleplerin bizzat iletilmesi. Aynı amaçla kadın ve aileden sorumlu devlet bakanının ziyaret edilmesi,
  • Annelik haklarının korunması, gebelik ve doğum izinlerinin arttırılması amacıyla imza kampanyasının düzenlenmesi. 
  • Kreş sorununa dikkat çekmek için işyerlerine çocuklarla birlikte gidilmesi,
  • Toplanan kırk sekiz bin imzalı dilekçenin, Ankara’da gerçekleştirilen kitlesel bir eylem ile Başbakanlığa iletilmesi.

Kampanya Kazanımları 

  • Bu kampanya da öncekinde olduğu gibi, kamu iş yerlerinde, cinsiyete dayalı ayrımcılık konusunda farkındalık yarattı.
  • Kadınların sendikal katılımını arttırdı.
  • Kampanyanın somut kazanımı, ücretli doğum izinlerinin, kampanyada talep edildiği gibi uzatılması oldu. 
TIS Eylemi, 2009, Ankara
Dilekçe Örneği
Medya Haberi
Dilekçelere Verilen Yanıt
Kazanım Basın Açıklaması

Menü POPUP